Sakarya eğitiminde çifte tablo : Yatırımlar sevindiriyor, ihtiyaçlar bitmiyor…
Yayınlanma Tarihi :
Yeni bir eğitim-öğretim yılı daha başlıyor. Sakarya’da bu yıl yaklaşık 227 bin öğrenci, öğretmenleriyle birlikte ders başı yapacak. Çantalar hazırlandı, kırtasiye alışverişleri yapılıyor, veliler yine tatlı bir telaş içinde… Ancak okul zili sadece öğrenciler için değil; aslında tüm toplum için çalıyor. Çünkü eğitim, yalnızca bireylerin değil, bir şehrin ve ülkenin geleceğini de şekillendiriyor.
Son yıllarda Sakarya’da eğitim alanında kayda değer gelişmeler yaşandı. Özellikle Adapazarı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bölgesi dikkat çeken ilçelerimizin başında yer alıyor İlçe Milli Eğitim Müdürü Engin KAHRAMAN”ın özverili çalışmaları hiçte küçümsenmeyecek düzeyde olduğu gözlerden kaçmıyor.
Karaosman İlkokulu, Kurtuluş İlkokulu ve Ortaokulu, Şehit Abdullah Ömür İlkokulu gibi yeni binalar hizmete açıldı. Bu yıl yaz aylarında da 40 derslikli üç yeni okul tamamlanarak öğrencilerin hizmetine sunuldu. Üstelik 101 okulun bakım ve onarımı yapıldı, binalar depreme dayanıklı hale getirildi.
Bu yatırımlar sayesinde bazı bölgelerde sınıf mevcutları azaldı, öğrenciler daha modern sınıflarda, teknolojik imkanlarla eğitim görmeye başlayacak. Yıl sonuna kadar Serdivan ve Adapazarı’na üç yeni anaokulu, Arifiye’ye ise 24 derslikli bir teknoloji lisesi kazandırılması planlanıyor. Bu da gösteriyor ki Sakarya eğitimde bir adım öne geçme niyetinde.
Yeni açılan binalar sadece betonarme yapılar değil; öğrencilerin daha güvenli, daha konforlu ve çağın gereklerine uygun şekilde eğitim görmelerini sağlayacak ortamlar. Spor salonları, laboratuvarlar, kütüphaneler… Her biri, çocukların daha donanımlı bireyler olarak yetişmesine hizmet ediyor.
Fakat bu olumlu tabloya rağmen, eğitimde çözüm bekleyen sorunlarımız da yok değil. Sakarya’da bazı okullarda hâlâ kalabalık sınıflar gündemde. Özellikle nüfusun hızla arttığı Serdivan ve Erenler’de sınıf mevcutları zaman zaman 40 öğrencinin üzerine çıkabiliyor. Bu durum, eğitim kalitesini doğrudan etkiliyor.
Bir diğer sorun ise öğretmen açığı. Yeni yapılan okullara rağmen, bazı branşlarda öğretmen eksikliği hissediliyor. Öğrenciler modern sınıflara kavuşsa bile, iyi bir eğitim için esas olan nitelikli öğretmen desteği olmadan başarı tam anlamıyla sağlanamıyor.
Velilerin yükü de her geçen yıl artıyor. Kırtasiye, okul kıyafetleri, servis ve yemek ücretleri aile bütçelerini zorlayan en büyük kalemler haline geldi. Özellikle dar gelirli aileler için “çocuğunu okutmak” büyük bir fedakârlık gerektiriyor. Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak istiyorsak, bu konuların da çözülmesi gerekiyor.
Bazı okullarımızda hâlâ spor salonu, kütüphane ve laboratuvar eksiklikleri bulunuyor. Öğrencilerin sadece akademik değil; kültürel, sanatsal ve sportif açıdan da gelişmesi gerektiği göz önüne alındığında bu eksikler ciddi bir problem.
Umutlu Başlangıç Ama Gerçekçi YaklaşımTüm bunlara rağmen, bu yıl eğitimde umut verici gelişmeler de var. 2025–2026 yılı, “Aile Yılı” olarak ilan edildi. Ailelerin eğitim sürecine daha aktif katılımı sağlanacak. İlk derslerde “Yeşil Vatanı Korumak” teması işlenerek öğrencilerde çevre bilinci artırılacak. Bu tür projeler, çocuklarımızın sadece akademik değil; aynı zamanda sorumluluk sahibi, bilinçli bireyler olarak yetişmesine katkı sunuyor.
Okul öncesi ve birinci sınıf öğrencileri için uygulanan uyum programları, miniklerin okula daha kolay alışmasını sağlıyor. Rehber öğretmenler eşliğinde tanışma oyunları, aile katılımı etkinlikleri ve bilgilendirme çalışmalarıyla çocuklarımız okula adım atarken kendilerini daha güvende hissediyorlar.
Sakarya eğitimde hem artıları hem de eksikleriyle yeni bir döneme adım attı. Yapılan yeni okullar, güçlendirilmiş binalar ve planlanan projeler bizlere umut veriyor. Ama kalabalık sınıflar, öğretmen açığı, ailelerin artan masrafları ve sosyal imkan eksiklikleri hâlâ çözülmesi gereken konular olarak karşımızda duruyor.
Bu nedenle yeni eğitim yılına başlarken tek taraflı bir iyimserlik yerine, umutla beraber gerçekçiliği de korumak zorundayız. Çünkü eğitim bir şehrin en büyük yatırım alanıdır. Sakarya’da yetişen her çocuk, bu şehrin ve bu ülkenin yarınıdır. Onlara vereceğimiz kaliteli eğitim, aslında kendi geleceğimize yaptığımız en değerli yatırımdır.
Yorumlar